12.02.2017

İlçemiz Tarihçe ve Tanıtım

Genel Özellikler

İdari Durum :

        Hayrat; Of İlçesine bağlı bir bucak iken, İlçe olmasına ilişkin Kararın 20 Mayıs 1990 gün ve 20523 sayılı Resmi Gazetede yayımı ile İlçe Statüsüne kavuşmuştur. 13.08.1991 tarihinde İlçe Kaymakamının göreve başlaması ile Resmi Kurumların teşkilatlanması başlatılmış, personel yetersizliğine rağmen bu teşkilatlanma büyük ölçüde tamamlanmıştır. İlçemize bağlı 1  Belediye ve 33 mahalle bulunmaktadır.

Coğrafi Durum :

        Hayrat İlçesi Karadeniz sahil şeridine 12 Km. uzaklıkta, Kuzeyinde Of İlçesi, Güneyinde Çaykara İlçesi ve Bayburt İli, Doğusunda Of İlçesi ve Rize İli, Batısında Of ve Çaykara ile Dernekpazarı İlçeleri yer almaktadır.

       İlçemizin yüzölçümü 170 km2 olup, ortalama rakımı 180 metre civarındadır.İlçemizde yazları ılık ve yağışlı,kışları serin ve yağışlı Karadeniz iklimi hüküm sürmektedir.

       İlçemizin en büyük akarsuları Of İlçesinden Karadeniz’e dökülen Baltacı deresi ile Maki  deresidir. Arazi yapısı itibarı ile çok engebeli olan Hayrat İlçe Merkezi ile Köyleri, Güneye doğru gidilerek yükselen fakat Doğu-Batı yönünde birbirine hemen hemen paralel derin vadiler şeklinde engebeli bir konum arzetmektedir. Bu vadiler arasında yan yana uzun sırtlar veya yörede “Kıran” tabir edilen tepecikler sıralanır. Doğu Karadeniz dağlarının bir kısmını oluşturan bu tepeciklerin en yükseği 3000 metre ile Ziyaret tepesidir.

      İlçenin Güneyinde yer alan dağ köylerimizde çam, gürgen, kayın, kızılağaç ve komar ağaçlarından oluşan ormanlar mevcut olup, yine aynı bölgelerde yer alan yaylalara halkımız Mayıs-Kasım ayları arasında çıkmakta ve hayvancılıkla uğraşmaktadır.

       Esasen tipik Karadeniz iklimi nedeniyle fazlaca yağış alan yöremiz bitki örtüsü yönünden oldukça zengindir. Hemen hemen her çeşit ağaç kendiliğinden yetişerek bütünüyle orman görümünü vermektedir.

Nüfus Durumu :

        2015 Yılı ADNKS Nüfus Tespitine göre İlçemizin toplam nüfusu 6945 olup, Doğu Karadeniz Bölgesinin genel özelliği olan dışarıya göç verme olayı İlçemizde yoğun olarak yaşanmaktadır. Bu göç olayının ekonomik nedenlerden kaynaklandığı ve daimi ve geçici göç şeklinde olduğu görülmektedir. Göçen nüfus genellikle erkek nüfus olmuşsa da aileler kırsal kesimde kalmıştır. Ancak ziraatın yapıldığı bahar ve yaz aylarında İlçede nüfus yoğunluğunun arttığı gözlenmektedir. Arazinin kıt olmasına rağmen nüfusun hemen hemen tamamı tarımla uğraşmakta, bununla birlikte geniş kapsamlı olmasa da inşaat, eğitim ve kamu hizmetleri halkımızın diğer uğraş alanlarını oluşturmaktadır. Nüfusun kombinezonunda kadınların oranı daha fazla olmakla beraber bunun nedeni iş bulma amacıyla erkeklerin, çoğu zaman yöreden uzak kalmalarıdır.

      Yüksek kesimlere çıkıldıkça nüfus yoğunluğu düşmekte, kış mevsiminde ise nüfusun büyük bir kısmı ya eğitim ve diğer nedenlerle başka kentlere göç etmekte ya da Of İlçesi ile bağlı yakın köylerde yaşamaktadır. Bu nedenle kış ayları kırsal kesimler adeta boşalmaktadır. 

Sosyal Durumu :

        Sosyal durumu belirlemede arazi yapısının etken olduğu yörelerin başında gelen İlçemizde arazi ve arsa fiyatları çok yüksek olup, bu da İlçe merkezinde konut sıkıntısına neden olmaktadır. Bu sıkıntının diğer bir kaynağı da İlçe merkezinde şimdiye kadar parselasyonu yapılamamış olmasıdır.

        Yörenin coğrafi konumu, iklim ve bitki örtüsü yapı tekniğinin biçimlenişini etkilemiştir. Geleneksel mimari kendini kırsal ve iç kesimde azda olsa göstermektedir.

        Azda olsa İlçemizde yeni ve betonarme çok katlı binalar yapılmakta, bu yeni yapılaşma giderek kırsal kesimlerde de görülmektedir. Yerel ve eski Türk evleri giderek yok olmaktadır. Halkın sürekli olarak diğer kentlere gidiş gelişleri ve yerleşimin dağınık oluşu, gerek köylerde gerekse de İlçe merkezinde toplumsal kaynaşmayı engellemekte, birlik ve beraberlik duygularını köreltmektedir.

        Halkın eğlenme şekli nişan ve düğünlerde yapılan mahalli törenler ile yaylaya çıkışlarda yapılan şenlikler olarak kendini göstermektedir. Halkın giyim ve kuşamı giderek modern görünüme dönüşmektedir. Geleneksel eski giyim-kuşam düğün ve yüksek köylerde yaşanan halk arasında yaşatılmaktadır.

        İlçede yaşayan kent ve kırsal nüfus arasında büyük ölçüde sosyal ve ekonomik dengesizlik görülmektedir. Halkımızın bir kısmı hayvancılık maksadıyla ve dinlenmek amacıyla yaylalara çıkmasına rağmen yayla turizmi gelişmemiştir. Dolayısıyla halkın geçim kaynakları arasında hayvancılığın azalan önemine karşın çay ve fındık tarımı ağırlığını korumaktadır. Fert başına düşen milli gelir açısından çay gelirinin fazla olması nedeniyle yöremizde tarım ve diğer alanlarda alternatiflere ihtiyaç vardır.

İlçemizin Tarihçesi

Hayrat

Trabzon iline bağlı olan Hayrat 1991 yılında ilçe statüsüne geçmiş, 1992 yılında bir çok birimi oluşturularak Of ilçesinden ayrılmıştır. Hayrat tarihi incelenirken Of'dan yeni ayrılarak ilçe olması nedeniyle Of'un tarihiyle bir bütünlük içinde ele alınması gerekir. Bu doğrultuda Of'un geçirdiği tarihi süreç Hayrat içinde geçerli olmaktadır. Dönem hakkında bilgi veren kaynaklarda bu bilgiyi desteklemektedir.

Bazı yerel yayınlarda Of'un Mitos'lu denizcilerce kurulan şehirlerden biri olduğu ve M:Ö:312'de Pontus Kırallığı sınırlarına girene kadar bağımsız olduğu yazılmakla birlikte bunu doğrulayan bir belge veya kaynak yoktur. Bölge ile ilgilien eski kaynak Heredot Tarihi'dir.

Heredot , bölgeye gelen Milletlerin bu bölgedeki Amazon (kadın savaşçı) denen bir toplulukla karşılaştığını, bunun dışında bölgede bazı yerli kavimlerden bahseder. Milletlerden önce Trabzon yöresinin Hititlere ait olduğunu,M.Ö. 1900'lerde Hitit İmparatorluğu'nun kurulduğu , M.Ö.1200'lü yıllarda Hititler zayıflayınca Doğu Karadeniz'de Azzi'ler diye bir topluluğun oldu bütün tarih ders kitaplarında yazılıdır. Trabzon ve çevresi ile ilgili en geniş bilgi Ksenophon'un yazdığı "Anabasis" adlı kitapta vardır.

M.Ö.400 yılında yazılan bu kitapta Trabzon'un şehir dışındaki yerlerinden ve dağlarından bahsederken bunları o dönemin isimleriyle geniş olarak anlatır. Miletler'in Trabzon'u yaklaşık M.Ö.750 yıllarında kurduğu bilindiğine göre aradaki dönemde Of ta bağımsız bir yönetimin olduğu söylemek kesinlikle yanlıştır.

Trabzon şehri Of ile birlikte Müslüman Türklerin eline geçtiği 1461 yılına kadar Of 'a sırasıyla koloniciler , Persler , Selevkiya Krallığı , Pontus Krallığı , Roma imparatorluğu , Bizans İmparatorluğu , Trabzon Rum Pontus İmparatorluğu hakim olmuştur. Rum Pontus İmparatorluğu sözündeki Rum ibaresinin Yunanlılık ile hiç ilgisi olmayıp kelime olarak Romalı manasına geldiği kesin hükümdür.

Ayrıca özellikle Bizans dönemimde, Müslüman Arap ve Terklere karşı Bizanslılar çareyi Balkanlardan getirdikleri bir çok Türk boyunu Trabzon ve Of ' tan başlayarak güneye doğru Akdeniz sahillerine kadar yerleştirmekle bulmuştur. Ancak yerleşen bu insanlar genelde dağlık kesimlere yerleşmişlerdir. Burada dilleri Rumca ( bugünkü Yunanca ' dan farklı ) , dinleri Hıristiyan , çoğu kültürleri Türk olan insanlar vardır. Yine bu yöre insanı ile kafkas insanı arasında da kültür ve yaşam biçimi olarak çok sayıda benzerlik vardır. Bunlar ile ilgili bir çok yayın Of-Hayrat Kültür ve Yardımlaşma Derneği Genel Merkezi'ndeki kütüphanede bulunmaktadır.

Of , 1461 ' de alındıktan sonra Of ' a ilk Müslüman -Türk yerleşmesi genellikle asker aileleri açısından olmuştur. Of 'ta Solaklı ve Baltacı deresinin adları da buraya solaklı ve baltacı bölüklerinden yerleşen askerlerle ilgilidir. Of'a Müslümanların yerleşmesi ile ilgili kesin bilgiler arasında şu nüfus bilgileri verilebilir.

Fotoğraflar:Sıraceddin BOZDEMİR